Senaryo ve Yönetmen: Yılmaz Güney
Kamera; Ali Yaver/Çetin Gürtop
Yapım: Alfan Ticaret/Hamit Gürsoy
Oyuncular: Yılmaz Güner, Fatma Karanfil, Mehmet Büyükgüngör, Mümtaz Ener, Güven Şengül, Hikmet Taşdemir, Aysun Ayben, Nil Gün, Oktay Yavuz, Dündar Aydınlı, Ahmet Şenses, Funda Balcı, Naci Erhun, Güven Kuyumlu, Şerif Gören
Konu: Çiftçilik yapmakta olan eski kabadayılardan Arnavut Bektaş Yanılmaz (Mehmet Büyükgüngör), şoförü Osman'la (Yılmaz Güney) birlikte Edirne'den İstanbul'a gelir. Lüks bir otele yerleşir. Osman bu arada eski arkadaşlarından boksör Turan'ı ziyaret eder. Arkadaşının parasal durumu iyi değildir. Babadan kalma evlerinde karısı Şükran'la (Aysun Güven) oturan Turan, bakkala da borçlanmıştır. Osman, arkadaşı Turan'a biraz para verir, sonra da otelden ayrılarak onun evinde kalmaya başlar.
Arnavut Bektaş aynı zamanda ünlü bir kumarbazdır. Bir kumarhanede karşılaştığı eski arkadaşlarından Mümtaz'la oyuna oturur. Varını yoğunu kumar tutkusu yüzünden kaybeden Mümtaz'ın bu defa şansı yoktur ve Bektaş'a yüksek miktarda borçlanmıştır. Bir sonraki gün Mümtaz söz vermesine rağmen borcunu ödeyemez. Bektaş, Osman'ı da yanına alarak Mümtaz'ın evine gider. Bektaş borcunu isterken, gözü Mümtaz'ın küçük kızı Elif’e (Fatma Karanfil) takılır. Borcuna karşılık Elif’i ister Bektaş. Onunla evlenmek niyetindedir. Mümtaz bu teklifi kabul ederse hem borcu silinecek, hem de bir miktar daha paraya sahip olacaktır. Ancak Mümtaz bu teklifi kabul etmez, kızı evlenecek yaşta değildir henüz. Elife kafayı tak an Bektaş, Osman'dan kızı kaçırmasını ister. Yanında altı yıldan beri çalışan ve gerektiğinde onun için canını verilecek kadar sadık olan Osman, Bektaş'ın bu isteğini kabul etmez. Çünkü küçük bir kızı kaçırmak mert bir kabadayıya yakışmaz. Bektaş ısrarlıdır. . Osman, Bektaş'la arasının açılmasını istemez, bu nedenle de arkadaşı Turan'dan Elifi kaçırmasını ister. Turan da karısı Şükran'dan gerekli izni alır ve Osman'la birlikte Elifi kaçırmak üzere harekete geçerler. Elif evinin önünde beklemeye başlarlar. Elif evden çıkar ve arabanın içinde bekleyen Osman'ı görür. Bektaş'la önceki eve gelişlerinde Osman'la aralarında bir sıcaklık, bir dostluk doğmuştur, kaçırılacağını hiç düşünmemektedir, bu nedenle de arabaya kendi rızasıyla biner. Ayrıca, Osman'ı gördüğü için mutludur. Hep birlikte Turan'ın evine giderler.
Yemekte gerçeği öğrenen Elif, "Beni o moruğa mı teslim edeceksiniz?" diyerek ağlar. Osman da üzgündür. Patronuyla son kez buluştuğunda kızı babasına teslim edeceğini, ayrıca şoförlük işini de bırakacağını ve özgür bir insan olarak kendi yolunu çizeceğini söyler. Bektaş çok kızgındır Osman'a. Adamlarına takip ettirir ve Elifin kaldığı Turan'ın evini öğrenir. Osman eve geldiğinde Elif hazırdır. Bir süredir misafir olarak kaldığı bu evde, Turan'dan, Şükran’dan özellikle de Osman'dan ayrılacağı için üzüntülüdür. Onlara alışmıştır çünkü. Osman kızı alır ve evine bırakır. Kız sessizce ağlamaktadır. Osman da hüzünlenir.
Osman, Turan'ın evine döndüğünde kapı önünde bir kalabalıkla karşılaşır. Polisler ve mahalle halkı toplanmıştır. Az sonra durumu anlar. Bektaş'ın adamları evi basmışlardır. Turan öldürülmüş Şükran da koma halinde hastaneye kaldırılmıştır. Osman deli gibidir. Arabasına bindiğinde bir sürpriz beklemektedir Osman’ı arabasında Bektaş'ın adamı Hikmet'le karşılaşır. Hikmet’in çevresi de Bektaş'ın adamları tarafından sarılmıştır. Osman ormanlık alana götürülür. Gördüğü manzara karşısında ikinci kez kahrolur. Küçük Elif tecavüz edilerek bir ağaca bağlanmıştır. Osman bir anda Bektaş'ın adamlarının elinden sıyrılıp kendini çalılıkların arasına atar. Ve katilleri tek tek öldürür. Turan'ın Elife tecavüz edenlerden biri olan Hikmet'in hayalarına kurşun yağdırır. Ardından Bektaş'ı da öldürür ve Elife, "Bütün bunlar benim yüzümden oldu, affet beni," der…