Yönetmen : Atıf Yılmaz
Senaryo : Ümit Ünal
Görüntü Yönetmeni : Çetin Tunca
Müzik : Esin Engin
Yapımevi (şirket) : Odak Film (Cengiz Ergun)
Oyuncular : Türkan Şoray, Oğuz Tunç, Müşfik Kenter, Fatoş Sezer, Engin İnal, Elif Yücesan, İsmet Elçi
Konu : Bir yetimhanede büyüyen Coşkun (Oğuz Tunç), çocukluk yıllarından beri ünlü sinema yıldızı Derya Altınay’a (Türkan Şoray) tutku dolu bir hayranlık duymaktadır. Küçücük yaşlarda başlayan bu düşsel hayranlık uğruna, yetimhanedeki çocukluk aşkı Rukiye’yi bile dışlayacak kadar gözü karadır. Derya Altınay, bir gün okula ziyarete geldiğinde, beyaz perdeden tanıdığı ünlü yıldızı büyük bir hayranlıkla izler. Ünlü yıldızın hayalleriyle büyüyen Coşkun’un artık tek amacı, Derya Altınay için bir senaryo yazmaktır. Genç adam bu konuyu, komşuları emekli edebiyat öğretmeni Hayati beyle (Müşfik Kenter), konsomatris Hülya’ya (Fatoş Sezer) açtığında, ona ünlü yıldızla tanışmasını önerirler. Coşkun, Derya Altınay’ın evinin bulduğunda yetimhanedeki çocukluk aşkı Rukiye ile karşılaşır. Onun yardımıyla, yalnızca sinema perdelerinden ve bir de okula ziyarete geldiğinde izlediği kadınla tanışır. Oysa Derya, hayallerinde büyüttüğü ve bir "efsane" gibi gördüğü kadın değildir. Tüm sıcaklığına ve etkinliğine karşılık genç kadın yalnız ve mutsuzdur. Coşkun, bu tanışmanın ardından onun için yazdığı senaryosunu bitirir. Ünlü yıldız, yeni bir kadın kişiliğiyle karşılaştığı senaryoyu çok beğenir ve böylece de filmin çekimine başlanır. Ne var ki senaryo filme çok farklı bir biçimde aktarılırken, Derya Altınay da eski filmlerinde olduğu gibi klişe bir kadın tipini tekrarlamak zorunda kalır. Böyle yozlaşmış bir sinema dünyasında, tutkunu olduğu yıldızın kişiliksiz teslimiyeti, Coşkun’u acı bir düş kırıklığına uğratır..